90. Duruşma Günü – 27 Şubat 2014

0

Mandy St. bugün, dünün ardından ikinci kere ifade vermek zorundaydı. İfadelerinde Nürnberg’deki ve Saksonya’daki militant Neonazi çevreleriyle nasıl sıkı bağlarının olduğu ve kimleri tanıdığı netlik kazandı. Nürnberg’te geçirdiği zamanlarında St. „Fränkische Aktionsfront“ ile nasıl bağlantı kurmuştu? İddialarına göre, Thomas Starke’nin önerisi üzerine tutuklu Neonazilerle HNG [Milliyetçi Politik Tutuklular ve Yakınlarıyla Yardımlaşma Derneği] üzerinden mektuplaşmıştı ve tutuklu bir Neonazi ile birlikte „Landser“ isimli fanzine yazı yollamıştı. Bu Jenalı, illegaliteye geçmiş üç kişiyi ise tanımıyordu ve sadece bir iki sefer Max-Florian Bu.’nun evinde görmüştü.

Tanık:
Mandy St. (olası NSU örgütü yardım ve yataklıkçısı)

Asmakatın ziyaretçi bölümünde ilk sırada aralarında David B., Sebastian Da. ve Thüringen’in Kahla bölgesinden Nico Me.’nin de bulunduğu birçok insan oturmaktaydı. Büyük ihtimalle Ralf Wohlleben’in duruşma günüyle çakışan 39. doğum günü sebebiyle oradaydılar. Wohlleben bu kişileri gördüğünde gülümsedi.
Duruşma saat 9.48’de başladı. Wohlleben’in avukatı Klemke duruşma günü salonda mevcut değildi. Günün tek tanığı, bir önceki gün de ifadesi alınmış olan Mandy St.’ydi. Götzl, kimlik alma konusuna eğilmek istediğini belirtti. St.’ye Fi. adına düzenlenmiş olan bir pasaport dilekçesi gösterildi. St. bunun kendi imzası olduğunu fakat kendi dosyasının içinde farklı şekilde yer aldığını söyledi. Götzl’ün St.’nin „dosya“dan kastının ne olduğunu sorması üzerine dosya inceleme kapsamında eline geçen belgelerden bahsettiğini söyledi. Orada, Max’ın evindeki üçlünün dışında bir başka şahsın adının oluğunu belirtti. Götzl belgede Fi. adının geçtiğini söyledi. St. bunun Armin ve Gunnar [yüksek ihtimalle Gunther demek istedi] kardeşlerden biri olduğunu belirtti. İmzanın kendisine ait olduğunu kabul ettiğini vurguladı. Götzl bunun üzerine bu olayı nereye koyduğunu sordu. St. ise dün kendisinin zaten bir kimlik aldığını itiraf ettiğini söyledi. Götzl buradaki mevzunun pasaport dilekçesi olduğu cevabını verdi. St. hatırladıkları noktasında bir kimlik aldığından emin olduğunu ve sadece bir kere bir şey aldığını söyledi. Götzl St.’ye şimdiyse bir fotoğraf gördüğünü, buna ilişkin bir şey söyleyip söyleyemeyeceğini sordu. St. fotoğraflar noktasında kafasının çok bulanık olduğunu, ifadesi alınırken eski erkek arkadaşı Bu.’yu bile tanıyamadığını belirtti. Götzl, tanığın daha önceki ifadesinde pasaport dilekçesine ilişkin fotoğraftakinin daha çok „kötü“ diye nitelendirdiği, üçlüden biri gibi göründüğünü söylediğini öne sürdü. St. bunun üzerine söylenenin doğru olduğunu, tarihlerin de tuttuğunu söyledi. Chemnitz’de üç kişi illegaliteye geçmişti; ama kendisinin bunun gerçekten mi olduğunun yoksa bir yerden mi okuduğunun ayrımını yapması gerekiyordu çünkü kişileri çıkaramamıştı. Götzl tanığın daha önceki ifadesinde, gösterilen dilekçenin daha önceki ifadelerdeki dilekçenin aynısı olduğunu onayladığına değindi. Birden fazla dokümana dair dilekçe verip bunları alıp almadığı sorusuna tanık sadece bir dilekçe verdiğini ve demek ki bunun bir pasaport olduğunu söylediğini belirtti. St. bunun üzerine hatırladığı kadarıyla, ve yanılıyor da olabilirdi, sadece bir kere bir dilekçe vermişti ve bu da bir kimlik içindi.

Götzl şimdi kendisini tanığa ilişkin 1997/98 senelerinden itibarenki bilgilerin ilgilendirdiğini ve o zamanlarda nerede oturduğunu sordu. St. 1997 senesinden itibaren Chemnitz’de Bernhardstraße’de yaşadığını, sonra yarım yıl Büchenbach’ta kaldığını, sonra Johanngeorgenstadt, Schwarzenberg-Erla ve en son olarak da Schwarzenberg’de bulunduğunu söyledi. Bernhardstraße’den önce de Chemnitz’de yaşıyordu ve aklında kaldığınca evinin Uhlandstraße’de olması gerekiyordu. Hilbersdorfer Straße’deki ev de Chemnitz’deydi. St. bir ara Fritz-Heckert bölgesinde Enrico Bö.’nün yanında da yaşadığını ekledi. Eğer bunları bir sıraya koyması gerekirse önce Hilbersdorfer Straße olmak üzere sırasıyla Heckert bölgesinde, Uhland ve Bernhard caddelerindeydi. Heckert bölgesinde bir yarım yıl kadar kalmıştı; ama ikâmetini oraya aldırmamıştı. Hilbersdorfer Straße’de yarım, Uhlandstraße’de bir yıl bulunmuştu. Büchenbach’ta 2002-2003 seneleri arasında Heiko Wa.’nın yanında kalmıştı. Sonra ailesinin yanında Johannesgeorgenstadt’da kendi evine çıkana kadar yarım yıl kadar yaşamıştı. Erla’da 2007 senesine kadar Glück-Auf yerleşim bölgesinde yaşamış ve sonra da Schwarzenberg’e taşınmıştı. Tüm bunları sadece yaklaşık olarak söyleyebiliyordu zaten ikâmetgâh değişimlerinde de net bilgiler verememişti. Götzl bunun üzerine polisin tanığın ikâmet ettiği tüm bölgelerin bir özetini çıkardığını ve bunun şu şekilde olduğunu söyledi: 1.1.1998-31.07.2002 Bernhardstraße 11 – Chemnitz, 31.07.2002-10.03.2003 Büchenbach, ardından Johanngeorgenstadt ve sonrasında 01.02.2004-01.11.2007 Glück-Auf yerleşim bölgesi – Schwarzenberg. St. bunun üzerine Johanngeorgenstad’daki ikincil ikâmetgâh yerinin ailesinin adresi olduğunu belitti. Götzl, tanığın Chemnitz Hibersdorfer Straße’deki eve ilişkin dosyada 31.07.1996’da Selb’deki adresten olağan şekilde ikâmetgâhının Hilbersdorfer Straße gösterilerek taşındığını fakat o bölgeye ikâmetgâhını aldırmadığını belirtti. St. bunun böyle olmuş olabileceğini söyledi. Götzl St.’ye bu adreslerde hangi partnerlerle yaşadığını sordu. St., Hibersdorfer Straße’de Kai Se., Uhlandstraße’de Bö. ile yaşadığını söyledi. Bernhardstraße’deki ev kendisinindi ve bir ara Bu. da orada oturmuştu. Sonra tekrar Se. ile birleşmişti. Büchenbach’ta Wa. ile oturmuş ve Erla’da ise çocuğunun babası olan Frank S. ile yaşamıştı. Wa ile sadece haftasonları görüştükleri bir ilişkileri olmuştu. Wa. daha iyi kazandığı için Büchenbach’a taşınmıştı ve kuaför olduğu için nerede olsa iş buluyordu.
Götzl bu zaman çerçevesi içinde düzenli olarak görüştüğü kişileri sordu. St, görüştüklerinin genel olarak sağ çevrelerden olduğunu söyledi. Mesela Chemnitz’ten Armin ve Gunnar Fi., Thomas Starke, Lasch kardeşlerden biri ve Thomas ile Rieke isminde iki kişiyle daha görüşmekteydi. Bunların dışında Micha Ba., Daniel He. ve Bu. ile André E. ile ilişkisi vardı. Chemnitz’teyken Nürnberglilerle tanışmıştı. Matthias Fischer [Neonazi kadrosu, bugün“Freies Netz Süd“ (Bağımsız Güney Ağı)], Wa., Fischer ile birlikte olan Tanja isminde biri ve bir adını hatırlayamadığı bir Wi. [Christian]. Birçok ilişkiyi Va. ile, Chemnitz’teyken de Ba. ve E. ile tanımıştı. Diğerlerini de konserlerde görüyordu. Büchenbach’tan ayrılmasının sebebi orada kendisini ne iş ne ev ne de çevre açısından iyi hissetmemesindendi. İş yerinde doğulu olduğu için kendisine tepeden bakılıyordu. Wa. ile tam anlamıyla anlaşamıyordu çünkü „bayağı karanlık bir yanı“ mevcuttu. Oradan „sadece ayrılması“ gerekmişti. Kendisini teselli edecek kimsesi yoktu. St. sadece kuaför olarak çalıştığını onayladı.
Götzl St.ye, girişte kendisine arkadaşları ve tanıdıklarına ilişkin sorduğu soruda, bunların o zamanlar sağcı çevrelerden olduğunu söylediğini belirtti ve şimdi bunun değişip değişmediğini sordu. St. değiştiğini söyleyerek, eve geldiğinde her şeyin değişik olduğunu ekledi. Öncelikle ailesinin yanına gitmişti ve an an burası sıkıcı hâle geldiğinde erkek kardeşi onu arkadaşlarının yanına götürüyordu. Birlikte kahve içmeye gidiyor, kamp ateşi yakıp motosiklete biniyorlardı. Oranın bir parçası olmuştu. Bugün, o eski çevreyle hiçbir ilişkisi kalmamıştı. Götzl kendisine sağcı çevrelerdeki fonksiyonuna ilişkin soru sordu. St., zaten her şeye katılamadığını söyledi. Toplantılar genelde cumartesi günleriydi ve o gün kendisinin çalışması gerekiyordu. Eylemleri zaten başkaları düzenliyordu. Afişleme aksiyonları olduğunda bunlara katılmıştı. Ama sorulsa şuraya şuraya şuraya katıldım diyecek konumda değildi. Chemnitz’te bir afişlemeye katılmıştı. Eylemler hep bulundukları yerdeydi, Chemnitz ya da Büchenbach’ta. Nürnberg’dekiler söylüyordu ve o şekilde düzenleniyordu bu eylemler. Sonra kendisi „Johannstadt“da yaşarken eylemler git gide azalmışlardı. Orada yaşarken bir ya da iki kere daha böyle aksiyonlara katılmıştı. Oradayken üstlendiği direkt fonksiyonları hatırlayamıyordu: „Tamam yani, tutuklulara mektup falan yazdım.“ Chemnitz’te her hafta bira içmek için buluştukları bir yerleri vardı. Orada Thomas Starke HNG‚yi tanıtmıştı. Tutukluların adreslerinin bulunduğu bir not defteri vardı. Starke isimleri kağıtlara yazmıştı ve herkes de bir ismi çekmişti. St.’ye Richard Lorenz [1995’te Amberg’te Klaus-Peter Beer’i öldürmek suçundan tutuklu Neonazi] ve Thomas Gerlach [Altenburglu Neonazi] çıkmıştı. 2004 senesine kadar ikisine de yazmıştı. Gerlach bu süre içinde serbest bırakılmıştı ve Lorenz bir süre daha hapiste kalmış; ama sonra dışarı çıktığında kendinden haber vermişti. Lorenz’le tek tük görüşmüştü, hatta Lorenz Schwarzenberg’e de gelmişti. Gerlach da oraya gelmişti. Gerlach ve kendisi arasında „bir bağ“ oluşmuştu ama sonucunda bir şey çıkmamıştı; çünkü adam sadece politikayla ilgileniyordu ve kendisiyse normal bir hayat sürmek istemişti.

Molanın ardından duruşma 10.55’te devam etti. Fi. kardeşlere ilişkin soruda St. onların aslında çevrede pek sözlerinin geçmediğini, yeni ve yüksek ihtimalle de en genç katılımcılar olduklarını söyledi. Kavga çıkardıklarını ya da yönetimi devralıp almadıklarını bilmediğini ekledi. St. tahmininin, üçlüyle ilgili temasta Fi. kardeşlerin başkası tarafından gönderildiği yönünde olduğunu söyledi. St., Chemnitz’te Thomas Starke’nin „biraz“ söz sahibi olduğunu, sorulması üzerine de konserler düzenlediğini ekledi. St.’ye Starke’yi ne kadar tanıdığının sorulması üzerine tanık bu soruyu „Aslında onu da sadece katıldığı toplantılardan“ şeklinde cevapladı. Kişisel olarak tanışmıyorlardı. Aklında kaldığınca ve bildiklerine göre Starke üçlünün yardım ve yataklığında bir rol oynamamıştı. La.’nın Chemnitz’te çevreye yönelik işleyen bir dükkanı vardı, o yüzden epey tanınıyordu; ama kendisinin La. ile herhangi bir kişisel tanışıklığı yoktu. Daha önce bahsetmiş olduğu çift Thomas ve Rieke de Max ile arkadaştılar ve bunlar sessiz sakin insanlardı. Sağcı çevrelerde „alında hiçbir“ rolleri olmamıştı. Ba. da aslında bu çevredendi; ama Chemnitz’te bilinen ortamda değildi. Kendi yolunun yolcusuydu. Ba. tanığın güvendiği kişiydi. Tanık Ba.’nın Nürnberg’te yaşadığı zamanlarda temasta olduğu esas kişi olduğunu onayladı. He. ile tanışıklığı Bu.’nun arkadaşları üzerinden olmuştu. O zamanlar Bu. Rieke’nin kız kardeşiyle birlikteydi.
Götzl, St.’ye, kendisinin daha önce Nürnberg’teyken Ba., He. ve E. ile iletişimde olduğunu söylediğini belirtti. Bunun üzerine St., E. ile iletişimlerinin aklında kaldığınca 1998’de, onun artık yanında yaşamamasıyla birlikte koptuğunu söyledi. E.’nin evli ve iki çocuklu olduğunu bilmediğini, bunu ilk olarak „Johannstadt“da öğrendiğini ekledi. Arada bir belki birbirlerine SMS atmışlardı ama E. ile ilişkisi olmasını gerektirecek bir durum olmamıştı. Tesadüfen bir konserde falan görüştüklerinde birbirlerini görünce seviniyorlardı. Kavgalı ayrılmamışlardı. E.’nin ailevi durumuna ilişkin bilgiyi tanık Frank S.’nin en yakın arkadaşı olan Matthias Di.’den öğrenmişti. „Johannstadtlılar“ olarak birbirlerini tanıyorladı. Bu şekilde E.’nin çocukları olduğunu ve Zwickau’da kamyon şoförlüğü yaptığını biliyordu. Tanık Matthias Di.’yi okul zamanlarından tanıdığını söyledi. Di. de başlarda Neonazilerin giydiği ceket ve çizmelerden giyiyordu ama sonra ortamlardan elini ayağını çekerek yaşamaya başlamıştı. Tanık, Di.’nin agresif tavırlar içerisinde olduğunu söyleyemeyeceğini, daha çok tek tabanca gezen biri olduğunu belirtti. Di. ile yeniden iletişime Johanngeorgenstadt’a geri döndüğünde geçmişti ve bu 2003 senesine denk geliyor olmalıydı. Di. ve E.’nin birlikte buluşmaları hiç söz konusu olmamıştı. Di. tanığın kendisinden daha çok Frank S. ile ilişki içindeydi; çünkü tanık iş yerinde salon yöneticisi olabilmek için uğraşı içindeydi.
Matthias Fischer’e ilişkin St. şunları söyledi: Kendisi Nürnberg’teyken „Fränkische Aktionsfront“ (FAF) isimli örgütün çıkardığı „Landser“ isimli fanzinin yayımcısı ve yöneticisiydi. Eğitimler ve eylemler düzenliyorlardı. Nürnberg’te sağcılarla solcuların sürekli birbirlerine girdikleri haberini almıştı. Solcular bunların isimlerini ve adreslerini açıklamışlardı. Tanık Fischer’in çalışıp çalışmadığını bilmiyordu; ama kanaatince çalışmıyordu. Fischer’i uzaktan tanıyordu ve kendi düşüncelerini onunla paylaşmamıştı. St., Heiko Wa ile birlikte bebeklerini görmek üzere onların evlerine gitmişlerdi. Nürnberg’in dışında bir yerlerde yaşıyorlardı ama yeri tam olarak söyleyemeyecekti. Fischer yetenekli bir organizatördü, evinde bir sürü arama gerçekleşmişti ve neticede FAF yasaklanmıştı. St.’ye göre Wi. NPD üyesiydi. Bildiri dağıttıkları bir Silezyalılar toplantısı olmuştu. Bunun dışında o (Wi.) da FAF ile birlikte çalışma yürütmüştü. Wi. ile St.’nin kısa bir ilişkisi olmuştu. Neden kısa bir ilişkileri olduğu sorusuna St., Wi.’nin insanı suça teşvik eden bir kişi olduğunu söyledi. Kocaman bir çenesi vardı ve arkasındaysa hiçbir şey yoktu. Sürekli kavga çıkarıyor, insanları birbirine düşürüyordu. St. böyle biriyle birlikte olmak istememişti. Götzl St.’ye suça teşvikten kastının ne olduğunu sordu. Bunun üzerine St. Wi.’nin bir keresinde internetten nasıl bomba yapılacağına dair bir şeyler indirdiğini ve kendisine bunu dosyalaması üzere verdiğini, sürekli lazım olabilecek bir şey olduğunu söylemişti. Sonrasında St.’ye çok az politik faaliyette bulunduklarını ve Chemnitz’te FAF’a paralel olarak „Sächsiche Aktionsfront“ isimli bir organizasyon kurmaları gerektiğini eklemişti. Ayrıca Wi.’nin elinde Fischer’e ilişkin bir bilgi vardı; çünkü bir keresinde eğer Fischer aptalca davranırsa, onu ele verebileceğini ve özgürlüğünün elinden alınacağını söylemişti. St., Fischer’e böyle bir şeyin olduğu haberini vermişti.
Götzl bunların bomba yapımıyla ne ilişkisi olduğunu sordu, bunun üzerine St. bir ilişkisi olmadığını, zaten bahsi geçen kâğıtları çöpe attığını söyledi. Götzl Wi.’nin başkalarıyla da St. ile bomba yapımı üzerine konuşup konuşmadığını sordu. St. buna „Hayır, kesinlikle hayır.“ şeklinde cevap verdi. Bu olayların ne zaman olduğu sorulduğunda St. 2001 civarında olması gerektiğini söyledi. Wi.’yi kendisi için düzenlenen bir doğum günü partisinde Chemnitzli biri Nürnbergli biriyle birlikte olduğu için tanımıştı. Yani Wi.’yi Chemnitz’teki zamanlardan tanıyordu. Götzl St.’ye birlikte olduğu kişilerin ne oradan sağcı ortamlardan olduğunu sordu. St., Se.’yi direkt „dazlak“ ortamlarından tanımıştı. Politik herhangi bir duruşunu görmemişti. Bö.’yü Chemnitz’teki (sağcı) ortamdan tanıyordu. Heiko Wa. Fischer ile birlikte Nürnberg’deki (sağcı) ortamdandı ve ayrıca black metal ortamlarında da bulunuyordu ve kendisiyle bir eğitimde tanışmıştı. Wa.’dansa resmen kaçmıştı ve kimseye adresini vermemişti. Wa. sürekli ailesinden onu aramış ve mektuplar yollamıştı. Kartonların içinden onu unutmamasını söyleyen eşyalar çıkmıştı. Wa. neredeyse „satanist yola“ sapmıştı. Götzl Frank S.’e ilişkin soru sordu. Bunun üzerine St., S.’i eylemlerde görmediğini ama dünya görüşünün sağ eğilimli olduğunu ve üstelik de saldırgan bir yapısı bulunduğunu söyledi. S. ve Matthias D. birlikte çok vakit geçirmişlerdi.
Götzl, üç kişinin Bu.’nun evinde kaldığı zamana yönelik, yukarıda adı geçen diğer kişilerle bu konunun hiç konuşulup konuşulmadığını sordu. Tanık bu konuya ilişkin kimseyle konuşmadığını, bu yapıya karakolda avukatıyla birlikte parçaları bir araya getirerek ulaştığını; çünkü Zschäpe’nin Erla’daki adresini nereden bildiğini bilmediğini söyledi. Adresleri kimin bilidiği üzerine düşünmüştü. Di., Zwickau’daki evleri kiralamakla suçlanıyordu, demek ki onun bir şekilde grupla iletişimi olmalıydı. Kendi bilgilerini diğerlerine belki de Di. vermiş olabilirdi. Frank S. ve E. de vermiş olabilirlerdi. Nürnberg ve Chemnitz’tekileri eleyebiliyordu; çünkü oradakilerin hiçbiri yeni adresini bilmiyorlardı. Tabii tüm bunların üzerinden avukatıyla baştan sonra geçmişlerdi. Kendisine yönelik birçok suçlama mevcuttu ama vicdanı rahat bir şekilde „O şahıslarla sadece 1998 senesinde ilişkim oldu“ diyebiliyordu. Onunla kimse ne banka hırsızlıkları ne de cinayetler hakkında konuşmuştu. Tabii ki insan kendini savunmak istiyordu ve o da üzerindeki suçlamalardan kurtulmak için yardımcı olmaya çalışıyordu. Gerçekten yaptığı şeyi, o yüzden hemen itiraf etmişti, „Ondan sonra sana gelip ardı ardına deliller sunuyorlar ve sen kendi kendine ‚lanet olsun‘ diyorsun.“ şeklinde konuşan St., işte o zaman kişinin kendine kimlerle iletişimde olduğunu ve kimin bilgilerini başkasına vermiş olabileceğini sorduğunu ekledi.
Großgrünlach Tenis Kulübü’ne ilişkin soruyu St. avukatının orayı aradığını ve mekânın üye kartı bulunmadığı şeklinde ecvapladı. O da kendisine neden böyle bir kimlik çıkartıldığı sorusunu sorduğunu söyledi. Herhalde polis tarafından falan durdurulduğunda elinde hiç değilse bir belge olması için olabilirdi. Ehlershausen Tenis Kulübü hakkında da bir şey bilmediğini söyleyen tanık, ayrıca ne aşı kartlarından ne kedi kimliğinden ne de bir kedi için yapılan kan testinden haberi olduğunu ekledi. Hiçbir zaman bir kedisi olmamıştı. Götzl üzerinde Bernhardstraße’deki evin adresinin bulunduğu kâğıdı sordu. St., bunu kendisinin vermediğini, üzerinde „yeni telefon numarası“ yazan kâğıttaki el yazısının da kendisine ait olmadığını söyledi. 1999’dan ifadesi alınana kadar bu numarayı kullanmıştı ve sonra kendisine başka bir numara edinmişti. Buna dair herhangi bir açıklaması yoktu ve sadece birkaç spekülasyon mevcuttu: „Şu olabilir, bu olabilir… Ama kâğıdı herkes vermiş olabilir.“ Götzl, Großgründlach Tenis Kulübü’nün Nürnberg ile bir bağlantısı olduğunu ileri sürdü. St. bunun üzerine kendisine kulübün Fischer’in evine yakın bir yerde olduğunun söylendiğini; ama kendisinin bunu bilmediğini ve o noktaya yönelik de herhangi bir düşüncesi olmadığını söyledi. Konuya ilişkin herhangi bir bağlantı bulamamıştı. Adı geçen adreslerde oturabilecek kişilerin bir listesini yapmıştı ve bu listede Glück-Auf yerleşim bölgesinden kişiler pek bulunmamaktaydı.
Bunların ardından adli emanete alınan eşyalara yönelindi. Öncelikle Nürnberg’teki Großgründlach Tenis Kulübü’ne ait olduğu iddia edilen ve üzerinde Zschäpe’nin renkli gözlüklü fotoğrafının bulunduğu ve St.’nin adının yazılı olduğu „altın üye kartı“ ortaya konuldu. Kartın üzerindeki adresi „Glückauf Yerleşim Bölgesi 10“ şeklindeydi. Sonrasında üzerinde „Ehlershausen Tenis Kulübü Derneği“ yazılı, Mandy St. adına imzalanmış bir kâğıt gösterildi. St., bu imzanın kendi imzasına benzediğini ve fakat kendi imzası olmadığını söyledi. Ehlershausen diye bir yer bilmiyordu. Sonra Mandy St. adına „Heidi“ isimli bir kedi için düzenlenmiş olan aşı kartı gösterildi ve bunun üzerinde de Zwickau’daki „Heißenbergerstraße 10“ [Doküman hatası] yazmaktaydı. Bir başka kedi olan „Lilly“ için de yine Mandy St. adına düzenlenmiş olan Zwickau’daki Polenzstraße’nin adres olarak gösterildiği aşı kartı ortaya kondu. Akabinde, üzerinde „Bernhardstr. 11, 09126 Chemnitz“ adresinin ve 0172 ile başlayan bir numaranın yazılı olduğu bir not gösterildi. St., bunun kendi yazısı olduğunu, kâğıdın kendisine ait olabileceğini; ama ne zaman böyle bir şey yazdığını bilmediğini söyledi. Mutfağında hep bir not defteri bulunuyordu. Bazen beyaz bazen renkli kâğıtları oluyordu, o yüzden zamanına ve kişiselliğine dair bir şey söyleyemiyordu. Yalnız yazılı olan telefon numarası 1999-2012 seneleri arasında kullandığı telefon numarasıydı. Üzerinde „Mandy güncel“ ve yine aynı numara yazan kâğıt içinse St., bunun kendi yazısı olmadığını; ama numaranın aynı numara olduğunu söyledi. Saat 13.06’ya kadar öğle molası verildi.
Götzl’ün Jena ile ilişkileri olup olmadığı ve THS isminin ona bir şey ifade edip etmediği sorusuna St. „Gerlach Thomas‘ bağlantılı olarak“ şeklinde cevap verdi. THS adını bir yere yerleştirebiliyordu, medyada adını çok duymuştu. Bunlar „Altenburger Land’ın nasyonal Sosyalistleri“ örgütünü kurmuşlardı ve kendisinin onlarla bir alakası yoktu. Wohlleben adı, kendisine bir şey ifade etmiyordu ve şahsı da sadece bir eylemde görmüştü, yüzünü oradan tanıyordu. Bununsa hangi eylemde olduğunu bilmiyordu. Tanık, Zschäpe’yi herhangi bir eylem ya da gösteride gördüğünü reddetti. St., kendisine bir fotoğrafın gösterildiğini onayladı. 1998 Ocak ayında bir eylemde olup olmadığı sorulmuştu. Sonra kendisi bu fotoğrafa internette tekrar bakmıştı ve şahsın kendisi olmadığını söyledi. Şahsın profiliyle kendisi uyuşmuyorlardı. Hiçbir eylemde Nazilerin giydiği ceketten giymemişti ve saçının uzunluğu da tutmuyordu, çünkü 1998’de saçlarını uzatmıştı. Ru. ismine ilişkin St., şahsın „Johannstadt“tan olduğunu, kısa bir birliktelik yaşadıklarını ama devam ettiremediklerini söyledi.
Götzl, Duruşma müdahillerinin de ellerinde bulunan rapordan 14. 11. 2011 tarihki bir telefon dinlemesinin kayıtlarını ortaya koydu. Bu kayıtlara göre St. annesiyle görüşürken „Bana da iddianın esası olarak yardımcı kişilerle iletişim hâlinde olduğum söyleniyor. E doğru da, tanıyorum onları. Ama bir şey bilmiyorum ki. Bunu da önce kanıtlaman lazım.“ şeklinde konuşmuştu. St. bunun üzerine suç unsurlarının ortada olduğunu, her şeyin o zaman evdeki üç kişinin bu üç kişi olduğunun belli olduğunu ve kendisinin buna itiraz etmediğini; ama esas olarak söylemek istediğinin onları sokakta görse tanımayacağı olduğunu belirtti.
Götzl’ün sorusu üzerine St., André Kapke’yi simaen tanıdığını, onu „Halkların Şenliği“ isimli eylemde gördüğünü söyledi. Götzl, St.’ye üçlü evdeyken kadın olanın saçlarını kesip kesmediğini sordu. St., bunu polise kendisinin söylediğini, şahsın saçlarını kestiğini ve hatta sarıya boyadığını hatırladığını; ama bunun bir akıl oyunu mu yoksa gerçek mi olduğunu tam bilemediğini belirtti. „Landser“ fanzinine „Sağcıların birliği“ başlıklı bir yazı yazdığını kabul eden St., o zamanlar ortamda çok fazla kavga olduğunu ve bu konu hakkında bir şeylerin yazılması gerektiğini düşünerek hareket ettiğini söyledi. Yazıyı Richard Lorenz ile birlikte yazmışlardı; ama basılan yazı yazdıklarından farklıydı. Lendisi yazdığında birçok kişi ve grubu hedef almış ve de NPD’nin bir broşüründen, iyi formüle edildikleri için, parçalar almıştı. Sonra Lorenz’e göndermiş, o da yazının kendi versiyonunu ona yollamıştı. Böyle git gellerden sonra bir de redaktörün yazıyı onaylaması gerekmişti.
Göztl, St.’ye Aue Yerel Mahkemesi’nde 19.06.2003 tarihinde gerçekleştirilen sorguya ilişkin soru sordu. St. bunun „sadece provokasyon amaçlı bir şey“ olduğunu söyledi. Ailesinin evindeyken aranmıştı ve kendisi hakkında bir arama emri olduğu, polise gelmesi gerektiği söylenmişti. Karakolda kendisine Anayasayı Koruma Dairesi’ne ilişkin bir anket doldurması istenmişti. St. bunu reddetmiş ve sadece mahkemede ifade vermek zorunda olduğu itirazında bulunmuştu. Ondan sonra da kendisine Aue Yerel Mahkemesi’nden ifadeye çağrı gelmiş ve önüne yine aynı kağıt konmuştu. Kağıttaki sorulardan sadece bir tanesi aklında kalmıştı ve bu soru da kaçak durumda olup olmadığıydı. Götzl, anketin maksadının ne olduğunu hatırlamadığını söyleyen St.’ye bu sorgunun tutanaklarından yola çıkarak, sorguda kendisine 23.01.2000 tarihinde Chemnitz’te aranan üç kişiye ilişkin soruların yöneltilip yöneltilmediğini sordu. Buna ek olarak Götzl, Kai Se. ve Uwe Böhnhardt’ın kendisine taşınmada yardım edip etmediklerine dair soru gelip gelmediğini sordu. St. anketi sadece işaretleyip geçmişti ve hatrında kaldığınca „çok zaman alan“ bir şey de değildi. Götzl tutanağın dört sayfa uzunluğunda olduğunu, Hermann isimli yerel mahkeme yargıcı tarafından sorgulandığını ve §55 hakkında uyarıldığını ekledi. Götzl St.’nin cevaplarında memur dedektiflerin evine gedikleri ve aranan üç kişiye ilişkin kendisine soru sorduklarının bulunduğunu söyledi. Tutanağa göre, St. taşınmalara ilişkin, taşınma işini kendisinin hallettiğini söylemişti. Götzl, ikinci sorunun cevabı olarak, kelimesi kelimesine hatırlayamadığını; ama birinciyle aynı şekilde olduğundan emin olduğunu belittiğini söyledi. Üçüncü cevap olaraksa kendisine fotoğraflar gösterilmiş olduğu ve Daniel He.’yi tanıdığını söylediği yer almaktaydı. St., soruları hatırlayamadığını söyledi; ama bu şekliyle doğruydu. Götzl, St.’nin üç kişiyi tanımadığını ve aralarında hiçbir ilişki olmadığını söylediğini ortaya koydu. St.: „Ne bilmek istiyorsunuz?“ Götzl, sorunun St. için rahatsız edici olsa da açık olduğunu düşündüğünü söyledi. St. o zamanki sorguyu ciddiye almadığını ve sorulara öylesine yanıtlar verdiğini söyledi. Kendisine bunun Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın anketi olduğunun söylendiğini ve yine kendisinin iki kere teşkilat tarafından işe alınmak istendiğini aktardı. Götzl Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından bunun sadece teklif mi edildiğini yoksa gerçek bir çalışmanın gerçekleşip gerçekleşmediğini sordu. St., teklifin iki kere geldiğini, 2000 senesinde olduğunu ve kendisinin bunu yapmayacağını söylediğini belitti. Götzl bahsi geçen sorguda St.’yi teşkilatın değil, yerel mahkemede hakimlik yapan Hermann’ın sorguladığını ve bu şekliyle cevabının uygun olmadığını söyledi. Bunun üzerine St., soruları karakolda gördüğünü ve sonraki sorgudaki sorularla aynı sorular olduklarını söyledi. Götzl tanığa arananlarla ilişkisi sorulduğunda cevabının bu konuya dair bir şey söyleyemeyeceğini, arananların aranma sebeplerini bilmediğini söylediğini belirtti. Bunun üzerine memurlar bir ceza davası konusu yüzünden arandıklarını söylemişlerdi ve Anayasayı Koruma Teşkilatı’na dair herhangi bir şey yazmıyordu. St., çalıştığı salona gelen memurlar tarafından direkt o kişilere dair sorgulanmadığını söyledi. Götzl St.’nin evinde kalan kişilere dair sorulara, onları tanımadığını söylediğinin tutanakta geçtiğini belitti. St. memurların kendisine mevzunun ne olduğunu söylemediklerini söyledi. Neticede Daniel He.’den şüpheleniliyordu. Götzl: „Peki kim aranıyordu?“ St: „Bilmiyorum ki.“ Götzl 13.55’e kadar ara verdi.
Moladan sonra Götzl Aue’deki sorguyla devam etti. Dosyada Thüringen Eyalet Kriminal Dairesi (LKA Thüringen)’in savcılığa yazmış olduğu bir yazı bulunmaktaydı ve yazıda Zschäpe, Mundlos ve Böhnhardt’ın aranmaları esnasında Mandy St isimli bir şahsın bulunduğu ve şahsın sorgudaki dedekliflerce aranan şahısların ikâmetine ilişkin sorgulandığının yer aldığını söyledi. St., kendisine tek tek şahıslarla ilgili soru sorulmadığını ve fotoğraflarda evinin önündeki şahısların kimliklerini tespit etmesinin istendiğini söyledi. Götzl tutanaktan, soruşturmanın verimsiz olduğuna dair bilgiyi yüksek sesle okudu. Götzl, karakoldaki devlet güvenliği birimine de bir yazı yazılmış olduğunu ve bu yazıda da St.’nin portör olarak aranan şahısların yaşadığı yere ilişkin sorgulandığının yer aldığını söyledi. Bu cevabın kendisini pek tatmin etmediğini ekledi. St., o zamanlar gerçekten sorgulandığı konunun ne olduğunu bilmediğini, sadece içinde evinin fotoğraflarının bulunduğu epey kalın bir dosya gördüğünü ve bir de He. ile ilgili olan hikâyeyi hatırladığını söyledi. Götzl, yine hakim tarafından alınan ifadenin tutanağına yönelmek istediğini belirterek, aranan kişilerin kim olduğunu sordu. St. soruyu „Hiçbir fikrim yok.“ şeklinde cevapladı. Götzl St.’nin öyle bomboş bir odada kim olduğunu bilmediği kişiler için sorgulandığını mı iddia ettiğini sordu. St., aklında kaldığınca onların fotoğraflarının önüne konmadığını söyledi. Götzl buna karşı çıkarak, ne olursa olsun insanın hakime öncelikle kime ilişkin sorgulandığını soracağını söyledi. St. sonrasında avukatıyla görüştü ve Götzl’ün bu konuda ne söyleceği sorusuna „Mahkemede ne olduğunu artık hatırlamıyorum.“ cevabını verdi.
Götzl Johangeorgenstadt’ta 21.05.2003 tarihinde karakolda alınan ifadenin tutanağına dayanarak, orada St.’nin bir avukatla görüştüğünü ve burada ifade vermek istemediğini, sadece mahkeme karşısında ifade vermek zorunda olduğunu söylediğini ortaya koydu. Bahsi geçen tutanağı St. imzalamış bulunuyordu. Sonra Gera’daki savcılığın Aue’deki yerel mahkemeye St.’nin sorgulanması üzerine verdiği dilekçe bulunmaktaydı. Bunun akabinde kendisi mahkemeye davet edilmiş ve sonra da sorgu tutanağına gelinmişti. Götzl bu noktada „Yani şimdi siz bana, sorguya çağrılma nedeninizi bilmediğinizi mi söylüyorsunuz?“ şeklinde çıkıştı ve St.’nin bu noktada yalan beyanda bulunuyor olduğu tehlikesi gördüğünü ve bu yüzden tüm olan biteni bir kez daha sıraladığını söyledi. St. bu noktada avukatıyla öncekine nazaran daha uzun bir müddet konuştu. Bunun ardından Götzl bir kez daha sorgunun hangi şahıslar üzerinde ilerlediğini sordu. St., bunu söyleyemeyeceğini; çünkü bilmediğini, sorgu esnasında birilerine yardım ve yataklık yapıp yapmadığının sorulmadığını söyledi. Orada sorulara gayet rahat cevap vermişti. Max’a sorgunun üçlü yüzünden olup olmadığını sormuştu ve o da, onların çoktan gittiklerini söylemişti. Götzl, daha ilk soruda Uwe Böhnhardt’tan bahsedildiğini söyleyince St. „Soyisimlerini bilmiyordum, zaten isimlerini hiç bilmiyordum ki.“ şeklinde konuştu. Götzl, sorgu esnasında çeşitli bağlamlarda kullanılan sorularda kaçaklardan bahsedildiği, bu şahısların sahte kimlik ya da dokümanları olup olmadığı ve eğer varsa kimlerin bunları onlara sağladığının sorulduğunu, St.’nin de sorulara bilmediği şeklinde cevap verdiğini; ama kimden bahsedildiğini de sormadığını ortaya sundu. St. bunu „Sorguya karşı protesto maksatlı bir hareketti.“ şeklinde cevapladı. O zaman gerçekten bir avukatla da görüşmemişti ve sadece polise bu şekilde söylemişti; çünkü provokatif olarak üzerine gelmişlerdi. Götzl bir kez daha sorgudan devam etti ve St.’nin kimin arandığına dair düşüncesini sordu. St. yine dosyadan, evin fotoğraflarından ve Daniel He.’den bahsetti. Bunun üzerine Götzl Bu. ile gerçekleşen konuşmayı sordu. St., Bu.’ya sorduğunu ve onun da üçlünün bayağı uzun zamandır oralarda olmadıklarını belirttiğini söyledi. Götzl, öyle olunca insanların aranmadıklarını mı sordu. St. buna „Eğer yurtdışındalarsa, neden Chemnitz’te aransınlar ki?“ şeklinde cevap verdi. Götzl polisin bunu nereden bilebileceğini sordu. St. bu tarz düşüncelere düşmediğini söyleyince Götzl „Hadi ama St. Hanım…“ dedi. St., sorulması üzerine, konu hakkında daha fazla bir şey söylemek istemediğini belitti.
Sonra, üzerinde Zschäpe ve Mundlos’un çekyat üzerinde bir battaniye altında görüntülendikleri fotoğraf merkeze alındı. St., bu fotoğrafın avukatının internetten aldığı fotoğraf olduğunu ve sorguların birinde fotoğrafta iki erkek içinden sevimli olanın göründüğünü söylediğini onayladı. Bunun ardından Götzl polisteki sorgudan yola çıkarak St.’nin Bernhardstraße’de yaşadığı sürece üzerlerinde „88“ yazılı ceketler giyen dazlak ortamlarıyla yakın ilişki içinde bulunduğunu belirttiğini söyledi. Se. ve „Enno“ sayesinde ortamlara girmişti ve kendisi „Erkek dostu“ olarak orada bulunmuştu ve kadınların ortamda sözleri geçmiyordu. Kadınlar ya buna uyum sağlıyorlar ya da kendilerine gülünüp geçiliyordu. St. ifadede Starke’ye ilişkin onların kendilerini „88liler“ şeklinde nitelendirdiklerini ve Starke’nin konserleri organize ettiğini, kendisini HNG‚ye götürenin o olduğunu belirtmişti. St. tüm bunları söylediğini onayladı. Sorulması üzerine St., mektuplarla birlikte tutuklulara pullar da gönderdiklerini ve aileleriyle ilişki içerisinde bulunduklarını söyledi. Yine soru üzerine, bildiği kadarıyla E.’nin üçlüyle hiçbir ilişkisi olmamıştı. Götzl’ün St.’nin ifadesinde André E.’nin böyle bir şeyden bahsetmiş olabileceğini söylediğini, E.’nin kız arkadaşı Erlabrunnlu Anja ile E. sağcı olduğu için ailesi bu ilişkiye karşı olduğundan onun evinde buluştuklarını eklemişti.
Götzl „Blood&Honour“ ve „Hammerskins“ isimli gruplara ilişkin sorular sordu. St, bu iki grubun da varolduğunu ve aralarında para ve konser organizasyonları yüzünden sıkıntılar çıktığını söyledi. Bunu ona başkaları anlatmıştı. Starke „Blood&Honour“ grubundandı ve Thomas Gerlach da „Hammerskins“. Sorulması üzerine St. Wolgograder Allee 76 adresinin kendisine bir anlam ifade etmediğini söyledi. Götzl Bu.’nun evindeki duruma ilişkin sorular sordu, üçlünün birbirleriyle ilişkisini öğrenmek ve St.’nin kadın olanın, erkeklerden biriyle daha yakın sürdürmüş olabileceği ilişkisine dair gördüğü bir şey olup olmadığını öğrenmek istiyrodu. St. bunu kendisinin de öğrenmeye çalıştığını ama kadının erkeklerden biriyle birlikte olup olmadığını bilmediğini söyledi. Kadın ikisini de öpmemişti. Daha çok kadının bu iki adam tarafından korunduğu imajı ortadaydı. Aralarında tartışma falan yoktu ve birbirleriyle iyi geçiniyorlardı. İçinde Böhnhardt (7) ve Mundlos (2)’un da bulunduğu ve önüne konulan fotoğraf seçkisine ilişkin St. fotoğrafları internetten ya da televizyondan tanıdığını söyledi. Götzl, fotoğraflar kendisine ikinci kere gösterildiğinde St.’nin iki numaralı fotoğraf için saçlı halinin diskoda da gördüğü evdeki şahıslardan biri olma ihtimalinin yüksek olduğunu söylediğini öne sürdü. St. başka bir fotoğrafa yönelerek üç numaranın Gunnar Fi. olduğunu söyledi. Götzl St.’nin 30.12.2011 tarihli sorguda bir fotoğraftaki şahsın Mundlos olduğunu tespit ettiğini ve aralarındakinin aşk olduğunu (Zschäpe ve Mundlos), şahsın çocuksu bir sesi olduğunu söyleyebileceğini belirttiğini söyledi. Sorulması üzerine St., Bu’nun evine ait kendisinde ikinci bir anahtar olmadığını söyledi.
Daha sonra Götzl, o ifadede kadının saçlarını sarıya boyamış olabileceğini ama kesip kesmediğini hatırlamadığını belirttiğini söyledi. St. bunu aslında kendisinin anlatmak istediğini; ama memurun kendisine sorduğunu söyledikten sonra „Neticede suç değil ya, umarım yani.“ dedi. Götzl zaten mevzunun bu olmadığını söyledi. St. „Şimdiye kadar o kadar çok şeyi itiraf ettim ki, sanırım zaten öyle de olsa sorun olmaz.“ dedi. Sonra, bahsi geçen ifadede Thomas Gerlach ile olan ilişkisine geçilmişti ve Götzl bu noktada tanığın, adamın yüzünü pek nadir gördüğünü; çünkü sürekli bir yerlerde olduğunu ifade ettiğini söyledi. Bazen telefonda arıyor ve bir yere gitmesi gerektiğini, bunu ona telefonda söyleyemeyeceğini diyerek kapatıyordu. Kâh orada kâh burada ona ihtiyaç oluyordu. O yüzden de birçok tartışma olmuştu aralarında. Çalıştığı kuaför salonunda şef olmak istiyordu tanık ve adamsa ona hareket için daha çok şey yapabileceğini söylüyordu. Gerlach hiç çalışmamıştı. Anneannesinden ya da başka birinden ona miras kalmıştı diye düşünüyordu St. Bunların dışında Gerlach ona iyi bir nasyonal sosyalist olmadığını; çünkü itaat etmeyi bilmediğini söylemişti. St. tüm bu verdiği ifadeyi doğruladı ve „Bana nereye gideceğimi söyleyecek bir rehbere ihtiyacım yok. Kendi kararlarımı kendim veririrm.“ diye ekledi. Götzl St.’nin ifadesinden devam etti. Gerlach daha çok „masabaşı aktivisti“ gibi bilgisayar karşısında oturuyordu. Thüringen’de Ka., Stefan ve Marie isminde kişileri tanımıştı. Bir seferinde Gerlach onu İtalyan bir grubun geldiği Hammerskin konserine götürmüştü, yerini şimdi hatırlamıyordu. Aslında Hammerskin grubunda kimin olduğunun bilinmemesi gerekiyordu. Thüringen, Bavyera ve Saksonya eyaletleri birlemişlerdi. Bayağı uzun bir deneme süresi olmuştu ve köle gibiydiler. Gerlach hapse girmeden önce grubun adayıydı. St. bunları da doğruladı.
Götzl’ün sorusu üzerine St. Gerlach’ın Chemnitz’ten tut Erla’ya kadar tüm adreslerini bilen kişilerden biri olduğunu söyledi. Gerlach nadiren de olsa SMS ile kendisiyle iletişime geçip nasıl olduğunu soruyordu. Götzl tanığın ifadesinde sadece Thomas Gerlach ve Matthias Di.’nin tüm adreslerini bildiklerini ve fakat ikisinin de bu adresleri başkalarına verdiklerini düşünmediğini söylediğini belirtti. Kimin kimi tanıdığı ve bağlantılar hakkında birçok kere düşünmüştü. Mesela 2003 senesinde Fischer’i hamile sevgilisiyle „Halkların Festivali“ organizasyonunda görmüştü ve Gerlach da oradaydı. Fischer ve Wi. arasında bir zamanlar çok ciddi bir tartışma olmuştu. Wi. ona Fischer hakkında bildikleriyle Fischer’e hapsi boylatabileceğini söylemişti. O zaman 2001 senesiydi ve mevzu FAF mı yoksa NPD hakkında mıydı, bilmiyordu. Wi. ayrıca „Combat 18″de de yer alıyordu. Aslında bu çok gizli bir şeydi; ama Hammerskin gibi tişörtlere bunu basıyorlardı. St. bu noktada da daha önceki ifadesini doğruladı. Sorulması üzerine Baden Wüttenberg ile hiçbir bağlantısı olmadığını söyledi. Tino Brandt’ı sadece medyadan tanıyordu. Götzl o zamanki sorgunun ana noktasının Zschäpe’yi Di. ile birlikte Johanngeorgienstadt’ta gördüğü iddia edilen bir kişi olduğunu söyledi. St., Ru. Bey’in ona bunu söylediğini, kendisinin Di.’yi „eski zamanlar“la bir bağlantı içine sokmadığını söyledi ve bunu da zaten polise söylemiş, onlar da zannınca Ru.’yu ifadeye çağırmışlardı. Götzl, St.’nin ifadesinde bunun bir tahmin olduğunun, Ru.’nun 2004’te ikiliyi gördüğünü söylediğinin geçtiğini söyledi. Sorulması üzerine St. Susanne E.’yi hiç tanımadığını söyledi. Di.’nin Böhnhardt, Mundlos ya da Zschäpe’yi tanıyıp tanımadığı hiç konu olmamıştı. 15.24’e kadar mola verildi.
Moladan sonra OStain Greger St.ye Carsten Ri.’yi tanıyıp tanımadığını sordu ve tanık bunu hayır şeklinde cevapladı. St. ayrıca Matthias Di. ile André E. ve üçlüye yardım edilmesi hakkında konuştuğu iddiasını da reddetti. Di.’yi hiçbir zaman üçlüyle görüştürmemişti. 1998 senesinde onlarla politik sohbetler içine girmemişti. Neticede „ülküdaş“tılar ve aynı şeyleri düşündüklerinden yola çıkıyorlardı. Ne şiddet kullanımından ne de yabancıların düşman oldukları üzerine konuşulmuştu. Polislerdeki dinleme cihazları yüzünden polis sohbet konusu olmuştu. Ham bombalardan hiç bahsedilmemişti. Greger St.’nin E. ile Yahudiler ya da yabancılar hakkındaki düşünceleri üzerine konuşup konuşmadığını sordu. St. temel görüş olarak „yabancılara karşı belli bir antipati“ beslediklerini söyledi. Selb’de çıraklık eğitimi alırken fiziksel saldırıya uğramış ve küçük düşürülmüştü o yüzden de bir antipatisi oluşmuştu. Ama direkt yabancı düşmanlığı içeren sohbetler olup olmadığını bugün hatırlamıyordu. Greger Bu.’nun verdiği ifadelerden birine değindi ve burada E.’nin onu üçlü kendisinin evinde yaşarken onu ziyaret ettiğini söylediğini belitti. Hatta bir seferinde „kimlik işleri“ ile ilgili konuşmalar olmuştu; ama André’nin bunu yapamayacağından bahsedilmişti. St. tamamen emin olduğunu belirterek E.’nin, kendisi evdeyken orada olmadığını söyledi.
Müdahil avukatlardan Avukat Başay, LKA Thüringen’e ait bir dipnotta Kai Se.’nin 23.10.2000 tarihli konuşmada orada olduğunun belirtildiğini öne sürdü. St., kendi bilgisi dahilinde bunun böyle olmadığını söyledi. Fischer’in Mundlos ile tanış olup olmadığını bilmiyordu ve bu konudan da hiç bahsedilmemişti. Başay, Heiko Wa.’nın sorgusundan alıntı yaparak, Wa.’ya St.’nin politik fikirlerine ilişkin soru yöneltildiğinde, şahsın St.’nin sesli olarak „normal yollardan“ bir şeye erişilemeyeceğini söylemeye yönelik birtakım eğilimleri olduğunu belirttiğini söyledi. St. buna ilişkin söyleyecek bir şeyi olmadığını belitti. Eğitim olarak Rudolf Heß’in verdiklerinden birine, FAF’ın düzenlediği „Ulusal politikanın temel taşları“ seminerine ve bir de hukuk seminerine katılmıştı. Kendisi dışında seminere FAF’dan kişiler, Fischer ve Wa. katılmışlardı. Evet, bir posta adresi vardı. Müdahil avukatlardan biri neticede birlikte olduklarını ve muhakkak Wi.’nin adını bildiğini, bunun ne olduğunu sordu. St. unuttuğunu söyledi.
Sonrasında Avukat von der Behrens sorguya başladı. St.’nin başta ortamlarda bundan çok bahsedildiğini söylediğine değinerek, bahsi geçen ortamların ne olduğunu sordu. St., giydikleri ceketlerinde 88 yazan herkesin ortama dahil olduğunu söyledi ve bir kamp ateşi esnasında birinin kendisine Jena’dan gelen ve şimdi Chemnitz’te olmaları gereken üçlü hakkında bir şey bilip bilmediğini sormuştu, kimin sorduğunu şu an hatırlayamıyordu. Von der Behrens tanığa o andaki hissini sordu. St. „Bok gibi hissettim.“ diye cevapladı. İnsanın bıçak sırtında olduğunu, polisin her an kapıya gelip, kendilerini alıp götürebileceği korkusunu içinde yaşadığını söyleyen St., Bu. üçlünün gittiği haberini verdiğinde, hadiseyi aklından sildiğini söyledi. Bu.’nun ortamlardaki konumu değişmişti ve St. bunu, Bu. kendisini bir silahla tehdit ettiğinde farketmişti. Bu.’yu daha önce hiç silahla görmemişti ve ne silahı nereden bulduğunu ne de silahın ateşli olup olmadığını bildiğini söyledi. Konu hakkında düşünmemişti de. Evi arandığında olayı yine hatırlamıştı, böyle bir şey unutulmuyordu neticede. Von der Behrens Chemnitz’ten başka kimlerin Thüringen ile bağlantısı olduğunu sordu. Bir suskunluktan sonra St. spontane olarak kimsenin adının aklına gelmediğini söyledi. Jena’dayken Bö. ile kendisi birlikteydi; ama Bö.’nün sürekli iletişim içinde olduğu kişilerin olup olmadığını bilmiyordu. Von den Behrens Bö’nün Federal Kriminal Daire’de verdiği ifadesinde 1996/97’den itibaren üçlü ile ilişki içinde olduğunu, Mundlos ve Böhnhardt ile birlikte Buchenwald Toplama Kampı’ndan ihtar aldıklarını söylediğini belitti. St. buna diyecek bir şeyi olmadığını söyledi. Enrico R.’yi simaen tanıyordu. Starke’nin üçlüyle bağıntısı olduğunu sadece internetten okumuştu.
Von der Behrens Starke’nin ifadesinde St.’nin de onları tanıdığını düşündüğünü söylediğini belitti. St., üçlüyü ilk defa Bu.’nun evinde gördüğünü ve kendisinin Thüringen ile hiçbir bağlantısı olmadığını söyledi. Von der Behrens Starke’nin St.’yi Bö. üzerinden tanıdığını, St.’nin „88ler“den olduğunu ve diğerlerinden daha aktif çalıştığını, HNG üyesi olduğunu ve Zschäpe ile St.’nin ilişki içinde olduklarını tahmin ettiğini, St.’nin Saksonya dışında da birçok ilişkisinin olduğunu söylediğini ortaya koydu. St. bunları reddetti. Bavyera ile ilişkileri sonradan gelişmişti. Starke’nin neden bu şekilde ifade verdiğini anlayamıyordu. Von der Behrens Limbacher Straße’de birtakım güvenlik önlemleri olup olmadığını, nasıl davranış sergilediklerini sordu. Telefonları kapattıklarını söyleyen St., bunu zaten normalde ortamda hep yaptıklarını söyledi. Çoğunlukla Bu. ile oradaydı, neticede onun anahtarı bulunuyordu. Yalnız olduğundaysa sadece kapıda bekliyordu, demek ki bir zil işareti vardı. Von der Behrens kimliklerin alınmasına ilişkin soru sordu ve neden St.’nin seçildiğini, neden ikinci bir şahsa ihtiyaç duyulduğunu sordu. St. bunun sebebini bilmediğini söyledi. Kendisine yapması söylendiğinde sorgulamadan sık sık bir şeyler yapıp yapmadığının sorulması üzerine St. duraksadıktan sonra „Aslında hayır“ şeklinde cevap verdi. Von der Behrens bunun ne demek olduğunu sorunca St. o zamanlar başka bir insan olduğuu ve şimdi karakerinin daha sağlamlaştığını ve ne yapmak istediğine kendisinin karar verdiğini söyledi. O zamanlar daha naifti ve bir gruba ait olmak ihtiyacı hissediyordu. Von der Behrens St.’nin bir sorguda Johanngeorgenstadt’taki ortamın Serb’de yaşadığı şekliyle Saksonya’ya göre „kreş“ sayılabileceğini söylediğine değindi. St. „yabancılar tarafından şehrin içinde kovalandığı“ ve uyuşturucu yüzünden ölenlerin olduğunu Johanngeorgenstadt’ta görmediğini söyledi. Ayrıca dazlakların ortamını da başka şekilde tanımıştı. „Bir düşman figürü olarak yabancılar“, geldiği yerden tanıdığı bir şey değildi. Tartışmalar ya punklarla çıkardı ya da festivallerde insanlar birbirine girerdi. Bir kişinin, karşı taraftan biriyle birlikte olduğu için düşman ilân edildiğini Saksonya’da öğrenmişti. Bunun neticesinde de artık yalnız dışarıya çıkmamaya, kendine bir koruma kalkanı yaratarak Neonazilerin giyindiği şekilde giyinmeye başlamıştı. Sonrasında da yabancıların „ülkemizde hiçbir işi olmayan kişiler“olduğunu benimseyen „Düşman figürü yabancılar“ fikrini benimsemişti.
Von der Behrens St.’nin ifadesinde ilk olarak Chemnitz’te „ciddi şekilde organizasyonu tanıdığını“ söylediğine değindi. St. eylemleri bilmediğini ve birtakım kişilerin de konserleri ellerinde tuttuklarını söyledi. Eylemlere gitmesi belli bir zaman almıştı ve Bu. ile bir eyleme gitmişti. Eğer yanlış hatırlamıyorsa Leibzig’te Uluslar Muharebesi Anıtı önündeki Mayıs Eylemi olacaktı. Von der Behrens, ortama iyice girdikten sonra St.’nin kendini iyi hissedip hissetmediğini, yoksa başka yapılar ve içerikler arayışına girip girmediğini sordu. Yükseksavcı Weingarten soruya dava ile ilişkisi olmadığını öne sürerek itiraz etti. Tanık salondan çıkarıldı. Sorunun geçerli kılınıp kılınmayacağına ilişkin bir tartışma başladı. Von der Behrens Starke’nin St. ile ilgili olarak, onun Chemnitz’teki „88ler“e düzen getirmek istediğini söylediğini belitti bu yüzden ona bunu sormak istiyordu. Neticede henüz daha aydınlatılmamış olan, St.’nin üzerinde yer alıp almadığının bulunması gereken bir fotoğraf vardı ve eğer Bu. ile bir eylemdeydiyse fotoğrafın çekim tarihinin 1998 senesi olması gerekiyordu. Götzl bu halde avukatın soruyu net bir şekilde sormasını söyledi. Avukat Hoffmann, direkt sorulduğunda diğer ifadelerle çelişki yaratan bir cevabı olan soruya yavaş yavaş yaklaşmanın mümkün olması gerektiği itirazında bulundu. St.’nin „zorlu bir tanık“ olduğunu ve bunun başka türkü gerçekleşemeyeceğini söyledi. Tanık tekrar içeriye alındığında von der Behrens St.’ye 88ler ortamını iyi bulup bulmadığını, ortamda değiştirmek istediği bir şeyler olup olmadığını sordu. St. bunu daha önce düşünmediğini söyledi. Thomas Starke’nin ifadesi okunduğunda St. güldü ve o ortamda hiçbir şekilde söz söyleme hakkının bulunmadığını belitti. Von der Behrens Starke’nin ayrıca politik aktivitelerden de bahsettiğini söyledi. St bunun üzerine „Stake Bey demek öyle diyor, aha… Onun kendisi organizatördü, ben değil.“ dedi. Grup olarak da zaten başkalarından telefonla „şurada burada“ eylem olduğunu öğreniyorlardı.
Sorulması üzerine St. Jan We. isminin kendisine tanıdık geldiğini ve onun da „88ler“ içinde yer aldığını düşündüğünü söyledi. Michael Pr. ismini ise bir yere koyamıyordu, yine „88ler“den biri olma ihtimali vardı ve Antje Pr. de yüksek ihimalle Michael Pr.’in karısı olacaktı. Andreas „Mucke“ Graupner [sağcı rock grubu „Noie Werte“] ismi tanıdık gelmiyordu ve Stefan Ap. kim bilemiyordu. Michael Fr. de „88ler“dendi. Eğer aklında kalan kişi doğruysa, bu şahıs sürekli kavga çıkarma peşinde olan biriydi. Bir keresinde Chemnitz’ten gitmiş olabilirdi. 18.05.1997 senesinde Einsiedel’da bir barda 54 kişinin „Sieg Heil“ diye bağırmaları üzerine tutuklanmalarının üzerine St. böyle bir olayı hatırlamadığını, kendisinin hiçbir „Sieg Heil“ slogan aksiyonuna katılmadığını söyledi. Sorulması üzerine St. hatrında kaldığınca yurt dışındaki sağcı rock konserlerine katılmadığını söyledi. Von der Behrens’in Belçika’dan bahsetmesi üzerine „Evet, doğru.“ diyerek ifadesini düzeltti. Hangi grubun çıktığını bilmiyordu. Bö. de yanındaydı. Avukat Stahl sorulara itiraz etti. Tanığın bir kez daha salondan çıkması gerekti. Von der Behrens sorunun St.’nin ortamlardaki bağlantıları ve konumuna ilişkin olduğunu ve St.’nin bu noktada doğru bilgileri vermediğini söyledi. Avukat Scharmer mevzunun inandırıcılıkla ilgili olduğunu ekledi. Avukat Hoffmann sürekli olarak müdahil avukatlara sıranın 16.30’a doğru geldiğini ve tüm katılımcıların konsantrasyonlarının azaldığını söyledi. Götzl tanığın daha kaç soruya cevap vermesi gerektiğini sordu ve St.’yi tekrar içeriye çağırarak tekrar gelmesi gerektiğini söyleyerek tanığın sorgusunu sonlandırdı.
Müdahil avukatlardan Topp Halit Yozgat’ın öldürülüş biçiminin yeniden oluşturulmasının video kaydının, Andreas Te.’nin tekrar ifadesinin alınmasından önce gündeme getirilmesine ilişkin dilekçe verdi. Sebebini de Te.’nin vereceği ifadelerin inandırıcılığını kontrol etmek olarak açıkladı. Dosya yarımdı ve inandırıcılık video olmadan sallantıdaydı. Andreas Te.’nin ilk duruşmasında çok ciddi çelişkili ifadelerinin olduğu ve polisin de Te.’nin olay yerine ilişkin söylemediği birtakım gözlemlerinin bulunduğunu düşündüğü belirtildi. Te.’nin Halit Yozgat’ı yazı masasının arkasında yatarken görmüş olması gerekiyordu. Yüksek Savcı Weingarten Anayasayı Koruma Dairesi’ne ait dosalardan Tino Brandt ve THS (Thüringer Heimatschutz)’ye yönelik olanların istenmesini öngören dilekçeye ilişkin fikrini beyan etti ve dilekçenin reddedilmesi gerektiğini söyledi. Brandt’ın ispiyoncu olarak verdiği bilgilerin doğruluğuna dair bir yargıda bulunmak şu an da mümkündü. Eğer yapılmak istenen TLfV’nin (Thüringer Landesamt für Verfassungsschutz) kendisinden kaynağın doğruluğuna dair bir hüküm almaksa, senatör zaten kaynaklardan sorumlu kişiler olan Bode ve Wießner’ı çağırmış bulunuyordu. Ayrıca Thüringer Eyalet Parlamentosu’nun heyet başkanının sorgulanmasına ilişkin dilekçe de reddedilmeliydi.

Avukat Scharmer, Mandy St.’nin ifadelerine ilişkin şu açıklamayı yaptı:
„Mandy St.’nin tamamen gerçeği söylemediği ortada. Dosyalarının içeriğini kendisi biliyor ve biz bilmiyoruz. Basından etraflıca bilgi almış durumda. Gayet akıllı hareket ediyor. Hem Bavyera’da hem de Saksonya’da Nazi ortamlarının önemli bir üyesiydi. NSU çekirdek kardosuyla direkt ilişki içinde olan birçok kişiyle kendisinin ilişkisi vardı. Kendini „erkek dostu“ ve neredeyse safça kandırılmış gibi göstermesi bir parça dahi inandırıcı değil. Bir sonraki sorguda tanıktan daha fazla şey öğrenmeye çalışacağız.“