216. Duruşma Günü Özet Tutanağı – 7 Temmuz 2015

0

Bu duruşma günü sadece yarım saat sürdü, çünkü Beate Zschäpe’nin yeni savunma avukatı Mathias Grasel, savunma üzerinde çalışabilmek için ana davanın görülmesine bir ara verilmesini talep etti. Götzl bu talebi kısmi olarak kabul etti. Davanın görülmesine bir hafta ara verdi ve duruşma günlerini iptal etti.

 

Duruşma gününün başlangıcından itibaren Zschäpe’nin savunma avukatları Sturm, Stahl ve Heer sanık sırasında her zamanki yerlerini almışlardı. Sonrasında Zschäpe’nin Mahkeme tarafından yeni tayin edilmiş avukatı Mathias Grasel de salona geldi. Grasel Stahl ve Heer ile konuştu. Bir mahkeme görevlisi ilk sıraya başka bir sandalye daha koydu. Grasel en dış kısımda, sanık Eminger’in yanında yerini aldı. Avukat Heer’in yanında bir yer boş kaldı. Orada şimdiye kadar hep Zschäpe oturmuştu. Arasıra Stahl, Heer ve Grasel bekleme odasına gittiler ve tekrar salona geldiler. Sanıklar Zschäpe, Wohlleben ve Schultze salona her zamanki gibi hakim kürsüsü ve sanık sırası arasındaki kapıdan girdiler. Zschäpe her zamanki yerine geçmedi, Grasel’in yanına, yani öndeki sanık sırasında ortaya oturdu. Heyecanlı bir şekilde yeni avukatıyla sohbet etti. Avukat Sturm şimdi Zschäpe’nin daha önce oturduğu yere oturuyordu, bu yüzden onun masanın önüne kurulu büyük ekranının da yerinin değiştirilmesi gerekti.

Duruşma günü saat 09.47’de başladı.Yoklama sırasında Götzl, savunmanın yanında “son defaki görev dağılımına ek olarak bugün Avukat Bay Grasel bulunuyor“ dedi. Federal Başsavcı Weingarten orada değildi. Götzl Grasel’e dönerek, Senatoya faks yoluyla bir dilekçe iletildiğini söyledi ve dilekçenin duruşmada da sunulup sunulmayacağını sordu. Grasel buna olumlu cevap verdi. Kendisinin önceki gün mahkeme tarafından Zschäpe’nin avukatı olarak atandığını söyledi ve  ana davanın görülmesinin üç hafta ertelenmesini talep etti. Dava üzerinde yeterli bir şekilde çalışabilmek ve devam etmekte olan delillerin toplanmasına hazırlanabilmek için bu gerekliydi. Davanın büyüklüğü sebebiyle bunu duruşmalar sürecinde gerçekleştirmek mümkün değildi. Götzl bu konudaki beyanları talep etti ve Federal Savcı Diemer, bunu lüzümlu görmediğini, Zschäpe’nin üç avukatı daha bulunduğunu söyledi. Bunu saat 10:17’ye kadar verilen bir ara izledi. Grasel ve Zschäpe ara sırasında da heyecanlı bir şekilde sohbet ettiler. Stahl, Zschäpe ile konuşmadı.

Aradan sonra Götzl, Grasel’in dilekçesinin duruşmaya 14 Temmuz tarihine kadar bir hafta ara vermek“ koşuluyla“ uygulanacağını ve  30 ve 31. takvim haftasındaki duruşma günlerinden üçüncülerin, yani 22 ve 30 Temmuz’un iptal edileceğini [16 Temmuz halihazırda önceden iptal edilmiş durumdaydı] ilan etti. Götzl devam ederek, ana davada hukuki durumda bir değişiklik olması halinde, savunmanın yeterli bir şekilde hazırlanması için gerekli görülürse, Mahkemenin ana davanın görülmesini durdurduğunu veya en azından ara verdiğini söyledi. „Yürürlükte olan“ aralar uygun bir hazırlık gerçekleştirmek için yeterliydi. Götzl gerekçe olarak, davanın durudurulmasının ne dilekçe sahibi ne de Senato tarafından gerekli görüldüğünü söyledi. Senato karar verirken, davanın zorluğunu, dosya kapsamını ve halihazırda gerçekleşmiş bulunan duruşma günlerini dikkate almıştı. Hazırlığa bugünden itibaren başlanabilirdi, ara nedeniyle üç gün iptal olacaktı, Grasel ve önceden varolan savunma, bu günleri dava üzerinde çalışmak için kullanabilirdi. Bu durum ipatl edilen diğer iki gün içinde geçerliydi. Ayrıca, sanık başlangıçtan itibaren tecrübe edinmiş üç avukat tarafından temsil edilyordu, sonraki duruşma günlerinde de temsil edilecekti. Ek olarak, 4 Ağustos’tan 2 Eylül’e kadar bir ara ve 3 Eylül’den 15 Eylül’e kadar yeniden bir ara mevcuttu. Kararın okunmasının ardından Götzl: “Böylece, 14.07, Salı günü devam edeceğiz, program size iletilecektir.“ dedi. Duruşma günü saat 10:22’de sona erdi.

nsu-nebenklage.de Bloğu: “Grasel çeşitli basın açıklamalarında atandığı görev hakkında iyimser ifadeler kullandı, dava „devasa bir görev“di ama ‘bence Senatonun desteği ve şimdiye kadar görev yapan meslektaşlarım ile bu görev sonuna erdirelecektir.‘ dedi. Senatonun ona daha uygun günler düzenlenebileceğini ima edip etmediği de belirsizdir —kendisinin bir kaç hafta içinde davaya hazırlanıp hazırlanamayacağı da açık değildir. Bugün verilen karar sonucunda, halihazırda yıpranmış bulunan delil programının yaz tatili öncesi gerçekleştirilmesi bağlamında tekrar rafa kaldırılmış olduğu açıktır—her durumda Mahkemenin dava sürecini artık tam kapasiteyle yürütmediğine ve yaz tatili sayesinde kendini kurtardığına dair bir izlenim mevcuttur. Daha bunun öncesinde Senatonun  Zschäpe’nin ruhsal halinin uygun olmadığına atıfta bulunarak, onun duruşmalara katılabilecek durumda olup olmadığı hakkında bilirkişi raporu hazırlanmaksızın, ana davanın görülmesini hafta içinde iki güne indirmiş olması da  bu yönde bir işarettir. Buna karşılık, Müdahil Davacılar tarafından hararetle tekrar tekrar talep edilen “hızlandırma prensibi“ şu anda Mahkeme açısından hiçbir rol oynamıyor gibi görünmektedir.“

http://www.nsu-nebenklage.de/blog/2015/07/07/07-07-2015/